Zamana Bakan Evler ve Dağın Sırrı: Amasya’da Bir Merak Sandığı

 

🏛️ Merak Sandığı: Zamanın Gölgesinde Amasya

Yeşilırmak’ın kıyısında, dağların sessizliğine yaslanmış bir şehir düşünün. Suyun akışını izleyen evlerin gölgesi, zamanın belleğinde yankılanan bir masal gibi. İşte orası Amasya. Karadeniz ile İç Anadolu arasında sıkışmış ama hiçbir yere tam olarak ait olmayan, hem serin hem içli bir şehir…

Bu yazıda sizi Amasya’nın en çok fotoğraflanan yüzüyle değil, en çok fısıldayan yanı ile tanıştıracağım: Yalıboyu Evleri ve Pontus Kralları'nın Kaya Mezarları.


🏠 Yalıboyu Evleri: Suya Bakan Zaman

Amasya’yı Amasya yapan görüntülerden biri, şüphesiz Yeşilırmak kıyısına sıralanmış o zarif beyaz evlerdir. “Yalıboyu Evleri” olarak bilinen bu yapılar, Osmanlı döneminde inşa edilmiş geleneksel Amasya konutlarının en güzel örneklerinden.

Mimari Özellikleri:

  • Beyaz badanalı cepheler, çıkmalı pencereler ve ahşap süslemeler ile tipik bir Osmanlı konak tarzı.

  • Çoğu yapı 18. ve 19. yüzyıla tarihleniyor.

  • Alt katları taş, üst katları ahşap olan bu evler hem deprem hem de iklim koşulları düşünülerek tasarlanmış.

Bu evlerde bir zamanlar şairler, seyyahlar, devlet adamları yaşamış. Bugün ise bazıları butik otel, bazıları müze, bazıları da hâlâ birer konut. Ne var ki hepsi aynı şeyi yapıyor: geçmişe bir pencere açmak.


🪨 Pontus Krallarının Gözleri: Kaya Mezarları

Yalıboyu Evleri’nin hemen arkasında, koca bir dağ dikilir göğe. Ve o dağın yüzeyinde, dikkatle bakarsanız oyuklar görürsünüz. Bunlar mezar. Ama herhangi bir mezar değil: Pontus Kralları’nın mezarları.

Kısa Tarihçe:

  • M.Ö. 333’te kurulan Pontus Krallığı, Karadeniz’in güneyinde hüküm süren Helenistik bir devletti.

  • Krallar öldüğünde, Tanrılara daha yakın olsunlar diye mezarları yüksek kayalıklara oyulurdu.

  • Amasya, bu krallığın başkentlerinden biriydi ve bu kaya mezarları törenlerle, ritüellerle yapılırdı.

Bugün buraya bakan herkes aynı şeyi hisseder: suskun ama etkileyici bir kudret. Taş, zamana kafa tutarken; insan bakarken biraz küçülür, biraz da derinleşir.


🚶‍♀️ Zamanın İçinden Geçerken

Amasya’da yürümek başka bir zamana karışmak gibi… Ayağınızın altında taş döşeli yollar, sağınızda tarihi bir konak, solunuzda suda yansıyan mezarlar. Her adımda bir sükûnet, her durakta bir merak var.

Bir sabah serinliğinde, elimde kahvem, Yalıboyu Evleri'nin önünde durdum. Tepede kaya mezarlarını izledim uzun uzun. “Bu taşlar kaç hayatı saklar?” diye geçirdim içimden. Belki bir kraliçeyi, belki de unutulmuş bir askeri...

📌 Merak Notu: Aynalı Mağara

Mezarların bir kısmı halk arasında “Aynalı Mağara” olarak anılır. Rivayete göre, güneş ışığı bu mağaraya öyle bir vurur ki, içi bir aynayı andırır. Bazılarına göre burası dileklerin kabul olduğu gizemli bir nokta.


🎒 Son Söz

Amasya sadece bir şehir değil; geçmişle bugünü, şiirle taşları, suyla zamanı bir araya getiren bir hikâye. Eğer bir gün yolunuz düşerse, acele etmeyin. Yavaş yürüyün. Taşlara dokunun. Suya bakın. Çünkü Amasya, anlatılan değil, yaşanan bir şehir.





🔗 Benimle Bağlantıda Kalın

🟣 Instagram: @kitapvekahve
🔵 LinkedIn: Burcu İlmen

Merak Sandığı’ndan ilginç hikâyeler, kitap notları, yol üstü anılar ve sürdürülebilir yaşam üzerine içerikler için beni sosyal medya hesaplarımdan takip edebilirsiniz.

Yorumlar

Popüler Yayınlar